7 Kasım 2010 Pazar

GÜNEŞLİ BİR İSTANBUL GEZİSİ

güneşli bir istanbul günü sabah erkenden spor yapmak için uyandım.şöyle bir balkondan dışarıyı seyrettim çok çok güzel bir hava var :)) aklıma SEDA'nın hafta içinde attığı mail geldi:))dedimki bugün uygun bir gün. birkaç arkadaşı arayıp biraz gezelim dedim.seda'cım bu gezide senin çok payın var,tekrar tekrar teşekkürlerrr:))giydim eşofmanlarımı,aldım fotoğraf makinemi,ve tabikii kitabımı'da (ÖLMEDEN ÖNCE YAPMANIZ GEREKEN 101 ŞEY)yazarı akdoğan özkan. şiddetle tavsiye ediyorum mutlaka içinde kendinize ait birşeyler bulacaksınız:)) attım dışarıya. kendimi bugün ödüllendireyim dedim:))sabah kahvaltı'sını deniz kenarında bir yerde yapayım dedim:))atladım otobüse doğru emirgan'a şu meşhur "ÇINARALTI" verdim şiparişimi güzel bir kahvaltı yaptım:)) tabiki boğazın o güzel panaroması, ve sabah martıları,işe gitmek için koşuşturan insanlar. herkes biryerlere yetişmeye çalışıyor:))daha sonra sahilde bir bank'ta oturup biraz kitap'ı inceledim. hee bu arada ölmeden önce mutlaka sevgilinizi'de alıp "ÇINARALTI'nda mutlaka kahvaltı yapın:))kahvaltı'dan sonra yürüyrek beşiktaşa doğru devam ettim. bu arada birkaç arkadaşımı arayıp bana katılabileceklerini sorayım dedim:)) önce GÜLAY,EMRE.GÖKHAN,ELENA,SEDA,CANER,ADEM,GÜLEN,MUZAFFER,ŞÜKRAN,herkesi aradım. emre,gülay,seda,elena,caner,muzaffer gelirim dedi ve program devreye girdi:))ben de onları bekler iken FAİRY firmasının bedava balık dağıtıyor:)) sıraya girdim ve ekmek arası balık aldım:)) caner'de tesadüf istanbul'dayız ve ilk olarak caner ile beşiktaş'ta buluştuk kısa bir hasret giderdirkten sonra diğerlerini beklemeye başladık. bu arada caner bayramdan sonra istanbula dönüyormuş. bu hafta özellikle ev bakmak için gelmiş:)) hoşgelmiş. sonrasında emre geldi onunlada beşiktaş iskele'de buluşup hep beraber oturduk bir yerde çay içmeye başladık.bu arada diğer arkadaşlar ile iletşim halindeyiz.15 dakika sonra gülay,ve elena geldi. fakat seda ile birtürlü buluşamıyoruz.15:30 gibi karar verdik karşıya geçelim ve cs in düzenlediği "MANTI" event'i vardı ona katılalım dedik.saat 15:45 de kadıköy vapurunu yakalıyalım ve karşıya geçelim dedik.bu arada seda ile'de iletişim halindeyiz telefonda ben kadıköy iskelesinde bekliyorum dedi ve 15:45 vapuruna son anda yetiştik ve karşıya geçiyoruz.aman allahım seda telefon açıyor nerdesiniz diye ben'de bekle geliyoruz kadıköy'e dedim meğer oda beşiktaş' geçmiş ve bizi beşiktaş taki kadıköy iskelesinde bekliyormuş:(( ama biz vapurdayız:)) sedacım bu durumdan dolayı senden özür dilerim. çünkü telefonda ben yanlış anlamışım:(( artık kadıköy'deyiz buradan modaya doğru yürümeye başladık.sonrasında "burcu taşkıran ve sinem'in düzenlediği mantı event'indayız. baktıkki tanıdık yüzler:)) ASUMAN,GÖKHAN,KEMAL,EBRU ve hatırlayamadığım birçok kişi var içerde:)) mantıları söyledik ve yemeye başladık. bu arada mantılar şahaneydi:))yemekler ve tatlılar yenildi eski arkadaşlar ile hasret giderdik. hep beraber buradan moda'ya çay içmeye gidelim dedik.ve moda'dayız söyledik çaylarımızı ve birde kahve(ebru için) çaylar ve kahveler içildi daha sonra kahve içilirde fal bakılmazmı:))gülay başladı ebru için fal bakmaya. bu arada muzaffer bize işe giriş hikayesini anlatmaya başladı ve bana çok enteresan geldi:)) onu biraz anlatmaya çalışayım sizlere. muzaffer işe kabul edilirken ona doğum haritasını ve burc'nu ve yükselenini sormuşlar:)) birde "FENG SHUİ" diye bir felsefe var
Sözlük anlamı "rüzgar" ve "su" olan Feng Shui, doğada var olan evrensel yaşam enerjisini, yaşadığımız mekanlarda harekete geçirmenin yöntemlerini gösteren eski bir Çin öğretisidir. Yaşam yolculuğunda bize sunulan seçeneklerden biri olan bu öğreti, evrenin güçleriyle denge içinde yaşamanın ve bunu mekanlarımıza taşımanın yollarını gösteren bir klavuzdur.
Feng Shui, hayatımızı bir günde değiştirecek sihirli bir değnek değildir. Ancak, evlerde, iş yerlerinde vb. yerlerde yapılan doğru uygulamalar göstermiştir ki; yaşam akışımızı olumlu yönde değiştirmek elimizdedir. Feng Shui bir din veya tarikat da değildir, dini inancınız ne olursa olsun, doğanın dost enerjilerini evinize davet etmenize engel değildir.
Feng Shui Yaşamınıza Ne Katar?
Doğanın bir parçası olan insan, yaşadığı mekanda da doğadaki denge ve uyumunu arar. İnsan ve mekan uyumsuzluğu, hayatımızı olumsuz yönde etkiler. Beş bin yıllık geçmişi olan Feng Shui öğretisi, insanın varoluş özelliklerine uygun yaşam alanlarını düzenleme yöntemidir. Böylece daha sağlıklı yaşar, mutlu ilişkiler kurar, kendimizi geliştirir, kariyer beklentilerimize ulaşır ve kazancımızı artırabiliriz. Yaşam bir yolculuktur, Feng Shui bu yolda alacağınız kararlardan biridir.
evet kısa bir feng shui felsefesinden sonra ve fal' devam ettik. ben bu arada ben sürekli fotoğraf çekiyorum gülay'da falda çıkanları anlatıyor:))hep beraber gülüşüyoruz:)) oradan kalkıp karşıya geçelim dedik. bu arada asuman ben burada kalıyorum dedi ve ayrıldık asu'dan:(( biz vapura doğru yürümeye başladık. vapur iskelesine geldiğimize sis'ten dolayı vapurlar iptal:(( e ne yapalım yürüyerek metrobüs'e gidelim dedik.ben,emre,elena ve muzaffer metrobüse,sinem ,gülay,ve ebru araba ile karşıya geçtik. artık taksimdeyiz. yemek yiyelim dedik taksimde LADES'e gittik ve hep beraber menemen'lerimizi söyledik başladık yemeye. çaylar,bal ve kaymak,menemen'ler hepsini yedik(hepsini ben yedim) gülay pek beğenmedi menemeni:)) onun yemeğinide ben yedim ve arada elena neco yavaş yavaş ye boğulacaksın:)) ben dururmuyum zaten bu spor hikayesine iyice daralmışım:)) o akşam herşey serbest bana:)) daha sonrasında oturup bir yerde birşeyley içip muhabbet edelim dedik. doğru NEVİZADE'ye 2 inci katta bir yere gittik ee mekan güzeldi he bu arada gökhan'da bize katıldı. içkiler içildi muhabbetler edildive sonrası ayrılık:((herkes evlere dağıldı.son olarak bugün'ü benimle paylaşan tüm arkadaşlara sonsuz teşekkürlerimi sunarım:)) ve bu yazımı sizlere armağan ediyorum:))
07 kasım pazar
NECO

.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder